
Fonksiyonel Tıp Ne Demek?
Fonksiyonel tıp, hastalıklarının temel nedeninin belirlenmesine ve ele alınmasına odaklanan sistem biyolojisi temelli bir yaklaşım olarak tanımlanabilir. Yapılan araştırmalara göre bir teşhis birden fazla nedenin sonucu olabilmektedir. Örneklendirmek gerekirse, depresyon sorununa iltihaplanma da dahil olmak üzere pek çok farklı faktör neden olabilir. Aynı şekilde, iltihaplanma gibi bir neden, depresyonun da aralarında bulunduğu farklı tanılara yol açabilir. Her bir nedenin kesin tezahürü; bireyin çevresine, genetik yapısına ve yaşam tarzı alışkanlıklarına bağlı olabilir. Bununla birlikte yalnızca doğru nedene yönelik olarak uygulanan tedaviler, semptomları bastırmanın ötesinde kalıcı fayda sağlamayı başarır.
Fonksiyonel tıp her bireye göre kişiselleştirilmiş kapsamlı ve kanıta dayalı bir sağlık hizmeti yaklaşımı olma özelliğine sahiptir. Etkili sağlık sonuçları elde edebilmek için geleneksel ve alternatif sağlık hizmetleri yaklaşımında görülen bütüncül sağlık yaklaşımını modern bir biyoloji anlayışıyla, hastalık süreçleriyle, testlerle ve ilaçlarla birleştirmektedir.
Fonksiyonel tıp yaklaşımı bir bireyin tüm sağlık öyküsünü dikkate alan derin ve geniş kapsamlı bir araştırma yapılmasını gerektirir. Ayrıca kapsamlı testlerle desteklenen beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıkları da fonksiyonel tıp yaklaşımının değişmez bir parçasıdır. Bu sayede fonksiyonel tıp; uzun vadeli dayanıklılık oluşturmaya odaklanarak her bireyin iyileşmesi için benzersiz bir yol haritası sunar. Yapılan araştırmalar kronik hastalıkların, genleri değiştiren ve hastalıkları teşvik eden diyet, yaşam tarzı alışkanlıkları ve çevresel etkenler gibi büyük ölçüde değiştirilebilir unsurlardan kaynaklandığını göstermektedir. Fonksiyonel tıp yalnızca hastalıkların çözümlenmesine değil aynı zamanda hastalığı teşvik ettiği bilinen risk faktörlerini azaltarak önlemeye de odaklanır.
Fonksiyonel tıp aynı zamanda sağlık ve hastalığın bir spektrumda olduğunu ve pek çok durumun önlenebileceğini, tersine çevrilebileceğini ya da hafifletilebileceğini de kabul etmektedir. Fonksiyonel tıp uygulayıcıları, bir durum tam olarak ortaya çıkmadan önceki işlev bozukluğu belirtilerini arama üzere eğitilirler. Semptomları maskeleyen ilaçlara güvenmektense sağlığın iyileştirilmesi ve hastalığın önlenmesi amacıyla tedaviler önerebilirler.
Kronik hastalıkların yönetimine yönelik bu yaklaşım sadece hastalığı durdurmakla ya da tersine çevirmekle kalmaz. Aynı zamanda uzun vadede sağlığın iyileştirilmesini destekler. Fonksiyonel tıp, günümüzdeki yaygın sağlık trendlerini ve nüfusun yaşlanmasıyla daha da olumsuz yönde etkileneceği düşünülen sağlık sistemi üzerindeki artan yükü etkilemede çok önemli bir rol oynamaya adaydır.
Fonksiyonel Tıp Bireylerin Sağlığını Optimize Etmeye Odaklanır
Fonksiyonel tıp bireylerin diyetini, yaşam tarzı alışkanlıklarını, sağlık geçmişini, biyolojik ve genetik benzersizliğini göz önünde bulundurarak, sağlık sorunlarının temel nedenini belirlemeye ve çözmeye yardımcı olur. Geleneksel tıbba alışkın olan kişiler kendilerine bir hastalık teşhisi koyacak ve bunu ortadan kaldırmak için ilaç verecek sağlık profesyonelleriyle çalışmayı beklese de fonksiyonel tıbbın çalışma prensibi aynı değildir.
Reçeteli ilaçlar hayat kurtarıcı ve değiştirici olabilse de hastalık söz konusu olduğunda ilaçların yanı sıra göz önünde bulundurulması gereken farklı etkenler de vardır. İlaçlar nadiren bir sağlık sorununun altında yatan nedeni ele alırlar. Fonksiyonel tıp uzmanları ise hastalığın oluşmasını önlemeyi amaçlar. Ancak hastalık ortaya çıktıysa altında yatan nedenleri araştırır ve çözerler. Geleneksel tıp, hastalık ve sendromları belirti ve semptomları not ederek arar. Fonksiyonel tıp ise hastanın tüm sağlık öyküsünü, genlerini, çevresini, diyetini, stres seviyesini ve yaşam tarzını değerlendirir. Modern diyet, yaşam tarzı ve çevre ile bireylerin mevcut kronik hastalık seviyeleri arasındaki bağlantıya ilişkin kanıtların çokluğu fonksiyonel tıbbın, bu çok önemli konuyu görmezden gelmesini imkansız hale getirmektedir.
Fonksiyonel tıp uzmanları hastalar için değil hastalarla birlikte çalışırlar. Bireylerin tutumları ve bakış açıları gerek ruh gerek beden sağlığı açısından en önemli unsurlar olduğundan her bireyin kendi sağlık yolculuğunda aktif rol oynaması gerekliliğini kabul ederler. Fonksiyonel tıp uzmanları hedefe giden yolun haritasını gösterseler de oraya ulaşmanın pek çok farklı yolu vardır ve sürücü bireyin kendisidir.
Günümüzde vücudun her bölgesi için farklı uzmanlık alanlarına sahip doktorlar vardır. Bunun temelinde vücudun ayrı parçalardan oluşan bir koleksiyon olduğu anlayışı yer alır. Fonksiyonel tıp anlayışında ise beden, ideal olarak birlikte uyum içinde çalışan ve ayrılmaz alt sistemler içeren bir sistem olarak görülür. Kronik hastalıkların birbiriyle ilişkili pek çok nedeni olup bunlarla mücadele etmek için tüm vücut sistemleri düşünülmelidir. Çünkü vücudun yalnızca bir kısmına bakmak, herhangi bir hastalık üzerinde dikkat çekici bir fark yaratmayacaktır.
Fonksiyonel tıp aslında hem geleneksel hem holistik alanların tüm unsurlarını bütünleştirme özelliğine sahiptir. Diyet, yaşam tarzı ve davranış değişikliklerine ek olarak takviyeler ve bitkiler genellikle fonksiyonel tıbbın başlangıç noktasıdır. Unutulmaması gereken her bireyin birbirinden farklı olduğudur. Buna bağlı olarak herkesin yaşam tarzı değişikliklerine tepki verme şekli de genellikle aynı değişiklikleri hayata geçiren diğer kişilerden farklı olur. Yalnızca diyetini değiştirerek ya da şifalı bitkiler veya belirli mikro besinler gibi farmasötik olmayan müdahaleleri kullanarak sağlık durumunu iyileştirmiş pek çok kişi olsa da fonksiyonel tıbbın da kişiye özel olduğunu hatırlatmak isteriz.